NE ARAMIŞTINIZ ?
Haberler

Geçen yıllar yaraları sarsa da, ne acılarımızı azalttı ne de kaybettiklerimizi unutturdu.

16.08.2020

Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Becan, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 21. Yılı nedeniyle yayınladığı mesajında şu ifadelere yer verdi.

21 yıl önce meydana gelen ve asrın felaketi olarak adlandırılan sadece ilimiz değil tüm Marmara'yı etkileyen deprem milletimizin yaşadığı en acı felaketlerden biri olarak tarihteki yerini almıştır. Geçen yıllar yaraları sarsa da, ne acılarımızı azalttı ne de kaybettiklerimizi unutturdu. Bundan sonra geçecek yıllar da unutturmayacaktır.

Son yıllara baktığımızda ülkemizin çeşitli illerinde yaşanan depremler ve uzmanların yaptığı açıklamalar büyük bir depremin de yaklaşma ihtimaline işaret ediyor. Depremi önlemek, engellemek, geciktirmek gibi bir gücümüz yok. Bizler sadece deprem anı ve sonrasına yönelik tedbirler ve eylem planı ile hazırlık yapabiliriz. Deprem sadece kurumsal değil, toplumsal ve bireysel olarak da hazırlık gerektiren bir durumdur. Bu sayede olası bir depremi hazırlıklı bir şekilde yaşamak can ve mal kaybımızı daha da azaltacaktır.

Yalova olarak deprem acil eylem planlarımızın bir bütün olarak gözden geçirilmesi, belirlenmiş olan deprem toplanma alanları konusunda vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi ve Allah korusun büyük bir deprem anında panik yaratılmaması gerekiyor. 1999 Marmara Depreminin ardından geçen 21 yılda kentsel dönüşüm Yalova’da maalesef gerçekleştirilememiştir. Olası büyük bir depremde özellikle şehir merkezinde kentsel dönüşüm yapılmadığı takdirde yaşanabilecek durumlar bizleri çok vahim bir tablo ile karşı karşıya bırakabilir. Önlemlerimizi ivedi olarak almalıyız. Depreme en büyük hazırlık, sağlam ve deprem teknolojisine dayalı yeni binalar inşaa etmektir. Büyük acılar yaşamamamız için 17 Ağustos depreminde orta ve az hasar almış ya da hasarsız olarak tespit edilmiş konutlarımızın durumları mutlaka yeniden gözden geçirilmelidir.

Ülkemiz, dünyanın en önemli deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır. Geçmişte yaşanan depremin gelecekte de yaşanılması kaçınılmaz olarak görülmektedir. Burada en önemli husus, depremle yaşayabilmeyi öğrenmek, yapı stoklarımızı, evlerimizi ve işyerlerimizi depreme dayanıklı hale getirmektir. Böyle bir felaketin ve acının ülkemizde ve dünyada bir daha yaşanmamasını temenni ediyor, depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyorum.